Çarşamba, Kasım 28, 2007

gerilerden deparla geldim, kendimi defansa unutturdum da geldim (C'mon beybe layt may fayr)

ooov yeaa beybi!

Bugünün tarihinin olması itibariyledir ki bir hayli tuhaf başladı. Haftanın mı, ayın mı, yoksa günün mü başlangıcı olduğunu şaşırmış olduğumdan olsa gerek kendimi . Hayır bu eğrilik belimdeki kaymanın etkisiyle ortaya çıkan baskıların sonucu gerçekleşen bir hadise değil, aksine bendeniz hem haftanın hem de günün erken saatlerinde ne idüğü belirsiz sorunlar ile karşılaşında aptal aptal bakmaktan öteye gidemiyorum, zira henüz bir fincan martini bile içmemiş, kahvaltımı tamamlamamıştım. neyseki, problemden kaçmayıp üzerine üzerine gidince çözülmeden edemedi tabi mendebur.

'mi bile özlediğim düşünülebilir aslında, kızı Aydın neler de yapıyor acaba. O kaçtığı kırmızı ekoseli etek giyen adam nasıl biri? 'nin ince hastalığı ne etti, geçti mi? bilmiyorum.

kendimi bu hislerimle maaşımın son derece yüksek oluşunun bir ilgisi yok elbette, aslında maaşımın yüksekliğini bırakın, varlığı ile yokluğu bile tartışılabilir. benim , ancak zira, 3. kaleci kadar bile oyunda kalamadığımı düşünüyor buluyorum kendimi kimi zaman. bu dalgınlık ve dahi sıkıntı, gol yollarında etkili olmamı zorlaştırıyor elbette ve bir de boynumun kökünün sol tarafındaki ağrı hala daha devam ediyor. böyle tuhaf; yanmak ile sızlamak ve hatta ağrımak arasında gidip gelen enteresan bir ağrıdır kendileri. boğazımda da bir yanma var iki gündür, sanırım diye düşünüyorum. kendimi kadar aciz ve ezik hissediyorum. kısmen de olsa süper bir kahraman olmak da güzel sanki. tabi.

0 Eleştiri: